Başta ünlü isimler olmak üzere pek çok kişi tarafından tercih edilmeye başlanan Hollywood gülüşü, diş estetiğinde yeni trend haline gelirken popülaritesini de her geçen gün biraz daha artırıyor.
Hollywood starlarının parlak ve muhteşem gülüşlerinden esinlenilerek yapılan gülüş estetiği tedavisi olan bu yöntem, hastaların diş, diş eti, çene ve dudak yapılarını inceleyerek, en uygun gülüşün tasarlanmasını amaçlıyor.
Hollywood gülüşü etkisini elde etmek için sadece beyaz dişlerin yeterli olmadığını ifade eden Akdeniz Diş Poliklinikleri Başhekimlerinden DT. Kenan Sevi, beyazlığın yanı sıra diş etlerinin sağlıklı görüntüsü ve dişlerin orantısının da oldukça önemli olduğunu, bu uygulamanın bir diğer adının ise ’Hollywood Smile’ olarak bilindiğini söyledi.
Öncelikle güzel bir gülüş için yüz biçimi ve dudak yapısıyla uyumlu dişlere sahip olmak gerektiğini vurgulayan Sevi, diş hekimliğinde estetik maddelerin gelişmesiyle pek çok şekil, renk ve pozisyon bozukluklarının çözümlenebildiğini, gülüş tasarımının da işte burada çok önemli bir işlevi üstlendiğini belirtti. Hollywood gülüşü için 4 altın kural bulunduğunu söyleyen Sevi, bunları şöyle sıraladı; "Dişler; üst ön dişler düzgün ve herhangi bir görünen dolgu içermemelidir. Üst santral kesici dişler diğerlerine göre daha belirgin ve önde olmalıdır. Alt kesici dişler de gülüş esnasında görünmelidir. Üstte diş arkı geniş ve üst 1. büyük azıya kadar görünmelidir. Dudaklar; dudaklar simetrik olmalıdır. Dudakların simetrikliği dişlerden çok kaslar ile ilgili olabilir. Diş eti; üst diş etinin 2 mm kadar görünmesi gerekir. Dudak genişliği; yüzün genişliğinin en az yarısı kadar olmalıdır." Dengeli gülümsemenin 8 özelliği
Sevi, dengeli bir gülümsemenin 8 özelliğini ise şu şekilde açıkladı: "Dudak çizgisi; dikey diş görünürlüğü ya da üst kesici dişlere göre dudak yüksekliğidir. Normali, üst dudak diş-diş eti sınırına ulaştığında dişlerin arasındaki diş eti ile üst keserlerin tamamının görülmesi normaldir. Yüksek dudak çizgisi, klinik kuronun tamamı ve bitişik diş eti doku bandını gösterir. Düşük dudak çizgisi, üst ön dişlerin yüzde 75’inden daha azı görülür. Kadınların dudak çizgisi erkeklerden 1,5 mm daha yüksek olduğu için gülümsemede 1-2 mm diş eti görünürlüğü kadınlar için normal kabul edilir. Gülümseme arkı; poz gülümsemesinde üst ön dişlerin kenarları boyunca hayali olarak çizilen çizgi ile alt dudak iç kontürü arasındaki ilişkidir, kurvatür kadınlarda yaşlandıkça düzleşme eğilimindedir. Üst dudak kurvatürü; gülümseme sırasında üst dudak orta noktasından ağız köşesine kadar değerlendirilir. Ağız köşesi dudak orta noktasından daha yüksek ise yukarıda, aynı hizada ise düz, aşağıda ise aşağıda denir. Yukarıda ve düz dudak kurvatürlerinin aşağıdakine göre daha estetik olduğu düşünülmektedir. Lateral karanlık alan; gülümserken arka dişlerin ağız köşesinde kalan koridorudur. 1. moların göründüğü gülümseme en estetik skoru almıştır. Simetrik gülümseme; dikey düzlemde ağız köşelerinin göreceli olarak pozisyonlanması, ağız köşeleri ya da pupiller hatların paralelliği ile değerlendirilir. Asimetrik bir gülümseme yüzün bir tarafındaki kas tonusu yetersizliğine bağlı olabilir. Miyofonksiyonel egzersizler önerilmelidir. Frontal oklüzal düzlem; sağ köpek dişi tepesinden sol köpek dişi tepesine uzanan bir hattı temsil eder. Transverse bir eğim, üst ön dişlerin farklı erüpsiyonu ya da alt çenenin iskeletsel asimetrisi nedeniyle oluşur. Dental komponentler; boyut, şekil, renk, dizilim, orta hat ve ark simetrisi içerir. Orta hattı belirlemede 2 anatomik landmark kullanılır. Üst kesici orta hattın paralelliği ve yüzün orta hat paralelliği, dentolfasiyalortahat çakışması daha önemlidir.
Diş eti komponentleri; renk, kontür, doku ve diş eti yüksekliğidir. İnflamasyonküntpapilla açık gingivalembrasürler düzensiz gingivalmarjinler gülümseme estetiği kalitesini azaltır. Orta kesicilerin diş eti sınırı kaninlerinki ile aynı seviyededir."