Devşirmeler ve Dönmeler

Devşirmeler ve Dönmeler
06-07-2025

Devşirmeler Osmanlı'da fethedilen bölgelerdeki Hristiyan ailelerin çocuklarının 1/5 ini alarak onları yeteneklerine göre yetiştirilenlere verilen isim.

Dönmeler ise Müslüman olmuş gibi görünmelerine rağmen, gizlice Yahudi inançlarını ve Kabalistik öğretileri sürdürenlere denir.

Türkiye’de son zamanlarda İslami değerlere ve Müslümanlara hakaret edenlerin medyada çok yer alması nasıl izah edilir bilmiyorum fakat bir plan çerçevesinde yürütüldüğü gerçek.

İslam inancı ile alakası olmayanların, neye inanacakları onların meselesi fakat inanların inançlarına müdahale etmeleri anlaşılır bir durum değil.

Sosyal medyada eline mikrofon alan her gün İslam dini ve Müslümanlar hakkında sorular soruyor ve bu soruların en olumsuz yönleri kamuoyu ile paylaşılıyor.

En üzücü olan ise İslam dinine mensup ve Müslüman olduğunu bildiğimiz insanların, bu hakaret edenleri savunuyor olmaları?

Bunu da inanç özgürlüğü adı altında savunuyorlar.

Kararsız Karar gazetesinin yazarları şöyle yazıyorlar: Hani öldürmeye geleni bile diriltecektik?

Yahudi veya Hristiyan kutsallarına saldıranları bile bir Müslüman olarak hoş karşılamayız.

Fakat bizden olduğunu sanalar veya olanlar İslam dinine saldıranları canla başla savunmaları nasıl izah edilir.  

Hele bir tanesi var ki Leman dergisini savunmak için şöyle yazıyor:

Müessese olarak Leman da bu minvalde bir açıklama yayımladı ve o açıklamasında Efendimiz Aleyhisselam’ı salavatla andı.

Yalan mı söylüyorlar, numara mı yapıyorlar?

Olabilir.

Bunun ispatı var mı?

Yok.

Sözlü ve yazlı tepkilerin Leman ekibine yönelik fiziki tepkilere dönüşebileceği veya yol açabileceği ihtimalini göz önünde tutarak, söz konusu karikatüristin ifadesini ve Leman’ın açıklamasını doğru kabul edip protestoları burada noktalamak gerektiği kanaatindeyim.

Ne biz Musa Aleyhisselam’dan büyüğüz ne Lemancılar Firavun’dan kötü.

Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’na ait olduğu söylenen söz aklıma geldi, “Bizim Tarlayı Sürmüşler Haberimiz Olmadan” evet hemi de iyi sürmüşler.

Türkiye'nin en büyük sıkıntısı; münafık, sabetayist ya da dinsiz kişilere zorla Müslüman muamelesi yapılmasıdır.

İnanmayan, Müslümanlarla alay eden, onların hayatını zorlaştıran, dini değerleri küçümseyip, dışlayanları dinî değerleri inkar ettikleri halde Müslüman gibi görmek.

Bu alışkanlık artık değişmeli!!!

Temel insan hakları, inanç özgürlüğü, kutsal değerler korunmalıdır her kim neye inanıyorsa inansın fakat o değerlere saldırılar kabul edilemez.

Türkiye’de bazı inançlı Müslüman olduğunu söyleyenlerin, Müslümanların kutsallarına hakaret veya saldıranları savunmaları nasıl ve neyle izah edilir anlaşılır gibi değil?

İslam dininin ve Müslümanların varlığından bu kadar rahatsız olunması ve bunun dışa vurulması eğitim ve kültür hayatının Türkiye’de çok fakir kalındığının göstergesidir.  

Diğer taraftan Devşirmeler ve Dönmeler çok aktif ve planlı çalışıyorlar.

Onların su taşıyıcısı olan, mevcut hükümetle sorunları olanlar ise onlara bu konuda çok yardımcı oluyorlar.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?