Kızıl İşgal

Kızıl İşgal
28-04-2024

“Halkının kâhir ekseriyeti Batı Oğuz Türklerinden olan

Kardeş Azerbaycan Cumhuriyetinin ülkesi ve milleti ile

sonsuza dek barış ve esenlik içinde var olması dileğiyle…”

GİRİŞ…

Bugünkü makalemin konusu 28 Mayıs 1918 tarihinde Tiflis’te Mehmet Emin Resulzâde önderliğinde ilan edilen Azerbaycan Halk Cumhuriyeti (AHC)nin, 27-28 Nisan 1920 gecesi Kızıl Ordu tarafından Bakü’nün işgâl edilmesi sonucu yıkılmasına ve ülkede yetmiş bir yıl sürecek olan sosyalist yönetime ve sonrasında dair olacak.

Makalede cümle içinde ya da cümle sonlarında yer alan ve içinde rakam olan köşeli parantezler konuya ilişkin detay bilgileri içermekte olup, makalenin insicamını bozmamak için bu köşeli parantezler ile ilgili bilgiler “SONNOTLAR” başlığı altında makalenin sonunda okuyucunun istifadesine sunulmuştur.

İNGİLİZLERİN GÜNEY KAFKASYA’DAN ÇEKİLMESİ…

Mondros Mütarekesi (30.10.1918) sonrası (bugünkü Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan Cumhuriyetleri ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyetinin coğrafyalarından oluşan) Güney Kafkasya’da etkin hâle gelen İngilizler, Rusya’da Bolşevik [1] güçler ile Beyaz Ordu [2] güçleri arasında devam etmekte iç savaşın ibresinin Bolşevikler tarafına dönmesi üzerine bir süre Bolşevik güçlerin Kafkasya’ya da yayılacağından hareketle Ağustos 1919 ayından sonra Karabağ da dâhil olmak üzere tüm Güney Kafkasya’dan çekilmiştir.

 

SONRASINDA DAĞLIK KARABAĞ’DA YÜKSELEN TANSİYON…

İngilizlerin Güney Kafkasya’dan çekilmesi, Azerbaycan egemenliğinde olmakla birlikte çoğunluk teşkil etmese de kayda değer bir Ermeni nüfusu da barındıran Dağlık Karabağ’daki Ermenileri ayaklanma konusunda cesaretlendirmiş ve 1919 yılı sonundan itibaren bölgedeki tansiyon hızla yükselmiştir.

 

BOLŞEVİKLERİN KAFKASYA’YA YÖNELMELERİ…

Rusya’da Bolşevik güçler ile Beyaz Ordu yanlıları arasında devam eden iç savaşta 1920 güzünden itibaren Bolşeviklerin, Güney Rusya’daki General Anton Denikin [3] komutasındaki Beyaz Ordu güçlerine üstün gelmesi ve onları gittikçe artan bir şekilde geriletmesi, Kafkasya’yı da kontrol almak isteyen Bolşevik güçler için şartları elverişli hâle getirmişti.

BOLŞEVİKLERCE KIŞKIRTILAN KARABAĞ ERMENİLERİ…

Bu çerçevede Bolşevikler için zengin petrol rezervleri nedeniyle stratejik bir değeri ve jeo-stratejik önemi olan Azerbaycan ilk sıradaydı. Bu konuda ilk girişimini, daha önce Bakü ve havâlisini kontrol eden Moskova yanlısı Bakü Sovyeti [4] kanalıyla 31 Mart 1918 tarihinde Bakü Katliamı [5] yaparak elde eden Bolşevikler, bu siyâsetlerini daha da ileri götürmek için kararlıydılar.

 

AZERBAYCAN’IN SAVUNMASIZ KALAN KUZEY SINIRI…

Bolşevikler bu doğrultuda 1920 yılı başından itibaren Ermenilerle birlikte Karabağ’da Müslümanlara tekrar saldırdılar. Bu saldırılar üzerine Azerbaycan Genelkurmayı, Azerbaycan Millî Ordusu’na bağlı Dağıstan sınırındaki birlikler başta olmak üzere kuvvetlerinin büyük kısmını Karabağ’a sevk etmişti.  Bu durum Azerbaycan’ın kuzey sınırını, kuzeyden gelecek dış saldırılara karşı savunmasız hâle getirmiştir.

 

BOLŞEVİKLERİN İŞGÂLİNE ELVERİŞLİ HÂLE GETİRİLEN AZERBAYCAN…

Azerbaycan’ın kuzey sınırının adeta savunmasız hâle gelmesi ise Azerbaycan’ı işgâl etmek isteyen Bolşeviklerin zaten arzu ettikleri bir durumdu. Bu şartlarda geriye Azerbaycan dâhilindeki yerli Bolşevik unsurların, (Dağıstan’ın başkenti) Mahaçkale kuzeyinde Azerbaycan’a saldırmak için fırsat kollayan Bolşevik silahlı güçlerin Azerbaycan’a girmesi için yapması gereken propaganda kalmıştı. Bu konuda da hâriçteki ve dâhildeki Bolşevik unsurlar arasında iş birliği de sağlandı. Bu şartlarda kuzeydeki Kızıl Ordu birliklerinin Bakü’yü işgâli için önünde engel de kalmadı.

 

ORCONİKİDZE’NİN VERDİĞİ EMİR…

21 Nisan’da Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti (RSFSC) Başkanı Lenin [6] ve RSFSC Milliyetler Halk Komiseri (Bakanı) Stalin’in ortak talimatını alan Devrimci Askerî Konsey Üyesi Sergo Orconikidze, [7] Azerbaycan işçi ve köylülerine yardım etmek bahânesiyle 11. Kızıl Ordu’ya Azerbaycan’daki işbaşındaki Müsâvât Hükûmeti’ni [8] yıkmak için kesin emri verdi.

22 Nisan’da 11. Kızıl Ordu temsilcisinin Bakü’ye gönderilerek burada Komünist Parti (KP) Komite üyeleri ile görüşerek genel havayı öğrenmesi, hem de 27 Nisan’da Azerbaycan Hükûmeti’ne, parlamento ve hükûmeti feshetmeleri konusunda ültimatom verileceğini iletmesini kararlaştırıldı.

 

BOLŞEVİKLERLE İŞBİRLİĞİ HÂLİNDEKİ AZERBAYCAN KOMÜNİSTLERİ..

Ülkede askerî bir darbe yapmak için gerekli şartların oluşması için gereken ortamı hazırlamak üzere 24 Nisan’da harekete geçen Azerbaycan KP yönetiminin de bu maksada yönelik ilk faaliyeti 24 Nisan’da Rusça olarak Yeni Dünya (Novıy Sovyet) gazetesinin yayınlanmasına başlanması ile olmuş, gazetenin ilk sayısı işbaşındaki Müsavat Hükûmetinin istifası ve ülkede Sovyet hâkimiyetinin olması ile Bağımsız Sovyet Komünist Azerbaycanı’nı yüceltici sloganlarla basılmıştır. 25 Nisan’da KP Komite üyelerinin savaş durumuna getirilmeleri emri verilmiş ve emre karşı çıkanların öldürülecekleri açıklanmıştır.

25 Nisan’da Mahaçkale’deki 11. Kızıl Ordu Komutanlığı, Azerbaycan Bolşevik temsilcilerinin de katılımıyla bir toplantı yaparak Azerbaycan’ın işgâl edilmesi planının son kez müzâkeresi sonucu 11. Kızıl Ordu Komutanı Bakü’nün işgâline yönelik askerî harekâtı hemen başlatılması konusunda direktifi imzaladı.

 

ÜLTİMATOM VE İŞGÂLİN BAŞLAMASI…

Ültimatomun 27 Nisan’da Bakü’ye ulaştırılmasının ardından Bolşeviklerin Kafkas Cephesi Komutanı Mihail Tuhaçevski, [9] Kızıl Ordu birliklerine tüm Azerbaycan topraklarının işgâl edilmesi emrini vermiş, 11. Kızıl Ordu zırhlı trenlerle hiçbir engelle karşılaşmadan Azerbaycan sınırını geçerek Bakü istikâmetinde ileri harekâta başlamıştır.

 

PARLAMENTODAKİ SONUÇ ALINAMAYAN OTURUM …

Sovyet ordusunun Azerbaycan topraklarına girdiği bilgisini alan ülkedeki Bolşevik temsilciler, parlamentoya bir heyet göndererek parlamento ve hükûmetin feshedilmesini ve hâkimiyetin 24 saat içinde kendilerine devredilmesini istedi. Çünkü Orconikidze emrindeki Bolşevik ordusu Bakü’ye otuz mil gibi çok yakın bir mesafede bulunuyordu. Hükûmet bu direktifi parlamentonun görüşüne sunmuş ve aynı gün Mehmet Emin Resulzâde başkanlığında bir meclis oturumu yapılmıştı. Resulzâde ve Şâfî Rüstembekov bu oturumda çok sert konuşmalar yaptılar. Resulzâde, ülkeye giren Kızıl Ordu‘nun sonuç olarak Rusya’ya ait işgâl ordusu olduğunu, Anadolu’ya gidebilmek için Azerbaycan’ı işgâl ettiğini, Türkiye’nin, Azerbaycan’ın kurtarıcısı ve milletin ikbâlini yücelten mukaddes bir ülke olduğunu anlattı, Türkiye’nin kurtuluşu için gelen her kuvveti memnuniyetle yolcu edeceklerini ama bu kuvvetin, Azerbaycan’ın bağımsızlığını çiğnememesi gerektiğini, Azerbaycan’ın rızası olmadan topraklarına tecavüz eden bir gücün dost olarak kabul edilemeyeceğini, Bolşeviklerin parlamentoya sundukları yazının ise düşmanca bir ültimatom olduğunu söyledi. Resulzâde bu konuşmasında Rus ordusunun Azerbaycan’a geliş nedeninin, 1914 sınırlarını yeniden tesis etmek, Anadolu’nun yardımına gitmek bahânesiyle Azerbaycan’ı işgâl etmek olduğunu, Rusya ile anlaşmak için Bolşeviklerin ültimatomunu kabul etmeye gerek olmadığını, bu ültimatomun nefretle reddedilmesi gerektiğini, ültimatomun kabulü hâlinde, bunun, hükûmeti dost kılığına girmiş düşmana teslim etmek anlamına geleceğini savunmakta, meclise milletin iradesiyle girdiklerini ve oradan ancak süngü yoluyla çıkarılabileceklerini ilan etmekteydi.

 

ÜLKEDE KABUL EDİLMEK ZORUNDA KALINAN SOVYET İKTİDARI…

Bu görüşmeler esnasında Rusya’nın Hazar filosu, silahlarını parlamento binasına yöneltmişti. Parlamento Muhafız Alayı, binayı koruyabilecek durumda değildi. Savunma Bakanı Mehmandarov silahlı direnişin mümkün olmadığını anlamış, küçük bir milletvekili grubu, hükûmetin bir savunma stratejisi geliştirebilmek için Gence’ye taşınmasını önermişti. Buna karşılık Sosyalistler ve ülkedeki İttihatçı unsurlar, Sovyet iktidarını memnuniyetle karşılayıp kabul ettiklerini açıkladılar.

 

BAKÜ’NÜN İŞGÂLİ…

Azerbaycan KP yöneticileri, parlamentodaki görüşmelere aldırmaksızın ısrarlı saldırılarını sürdürmekte devam ediyorlardı. Çünkü arkalarında her türlü himâye ve destek sözünü veren Bolşevikler onlara çok yakındı. Nitekim 27 Nisan gecesi saat 23.00 sularında 11. Kızıl Ordu, Bakü’yü işgâl etti.

 

TİFLİS‘TEKİ İNGİLİZ TEMSİLCİ LYUK’TAN YARDIM TALEBİ…

Azerbaycan Parlamentosu, bu işgâl akabinde Tiflis’te bulunan İngiliz temsilcisi Lyuk’a müracaat ederek ondan yardım talebinde bulunmuş ise de Lyuk bu talebe olumsuz cevap verir.

 

BOLŞEVİKLERE SUNULAN ŞARTLAR…

Parlamento bu olumsuz cevap karşısında meseleyi kendi içinde görüşmeye karar vermiş, çekişmeli geçen görüşmeler sonucu, Bolşeviklere aşağıdaki şartların sunulması kararlaştırılmıştır:

- Azerbaycan’a, Sovyet idaresi altında, tam bağımsızlık sağlanacak.

- Azerbaycan KP tarafından kurulacak hükûmetin otoritesi geçici olacak.

- Azerbaycan yönetiminin nihâî biçimi, hiçbir dış baskı olmaksızın, Azerbaycan’ın en yüksek yasal organı olan Azerbaycan İşçi Köylü ve Asker Sovyeti tarafından belirlenecek. 

- Tüm idarî memuriyetler devam edecek, sadece yüksek mevkiler ve sorumlular değiştirilecek.

- Yeni oluşturulan geçici komünist hükûmet, mevcut hükûmetin ve parlamentonun üyelerinin can ve mal güvenliğini temin edecek.

- Yeni hükûmet, Kızıl Ordu’nun Azerbaycan’a askerî müdahalesini engelleyecek. 

- Yeni hükûmet, Azerbaycan’ın bağımsızlığını ortadan kaldırmaya çalışan dış güçlere karşı sert tedbirlere başvuracak.

 

BAKÜ’DE KURULAN YENİ HÜKÛMET…

Azerbaycan KP Yönetim Kurulu, Azerbaycan Parlamentosu tarafından kabul edilen kararların açıklanmasının hemen ardından bir genelge ile hem mevcut iktidara hem de Azerbaycan halkına müracaatta bulunmuş, bu mürâcaatta; Azerbaycan Millî Hükûmeti’nin devrildiğini ve bundan sonra hâkimiyetin ‘çalışkan işçi-köylü insanların eline geçtiğini’ ilan etmiştir.

28 Nisan’da Bakü’nün işgâli üzerine ülkedeki Bolşevikler – Komünistler yeni bir yönetim biçimini oluşturmak adına toplanmış, toplantıda daha önce ismi üzerinde mutâbık kalınan Neriman Nerimanov [10] başkanlığında kısa ismi AMİK olan Azerbaycan Muvakkat (Geçici) İhtilâl Komitesi kurulmuştur.

 

AZERBAYCAN’DA TAMAMLANAN KIZIL İSTİLÂ…

27 Nisan 1918 gecesi Azerbaycan’da Müsâvât Hükûmetinin devrilmesinden sonra ülkede Neriman Nerimanov başkanlığında Moskova’ya bağımlı ve Moskova’nın uydusu bir yönetim kurulmuş, Kizil Ordu’nun Azerbaycan’ı işgal ve istilâsı yer yer direniş ile karşılaşmış ise de bu direnişker kanlı bir şekilde bastırılarak ülkenin işgâl ve istilası 10 Mayıs’ta tamamlanmıştır.

 

ERMENİSTAN VE GÜRCİSTAN’IN İŞGÂL VE İSTİLÂSI…

Azerbaycan’ın ardından Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti (04.12.1920), ardından da (15.02-17.03.1921) Gürcistan Demokratik Cumhuriyeti Kızıl Ordu tarafından işgâl ve istilâ edilmiş, bu ülkelerin ön isimlerin sonrasına Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti (SSC) eklenmiştir.

 

TRANSKAFKASYA SOVYET FEDERATİF SOSYALİST CUMHURİYETİ…

Moskova uydusu bahse konu üç ülke 1922 yılında Transkafkasya (Güney Kafkasya) Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti (TSFSC) isimli bir üst yapı altında birleştirilmiş, Moskova uydusu bu cumhuriyet de 30 Aralık 1922 tarihinde Rusya SFSC, Ukrayna SFSC ve Belarus SSC ile birlikte Moskova’nın uydusu olma özelliğini muhafaza ederek SSCB’nin kurucu üyesi olmuştur.

TSFSC’DEN SSCB’YE…

Aralık 1936 ayında TSFSR feshedilmiş ve bu yapı tekrar Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan SSC’leri arasında bölünmüştür. Bahse konu cumhuriyetler de dâhil olmak üzere SSCB’nin kurucu cumhuriyetleri SSCB’nin 26 Aralık 1991 tarihinde dağılması süreci ve sonrasında peş peşe bağımsızlıklarını ilan etmişledir.

 

AZERBAYCAN’IN İKİNCİ KEZ BAĞIMSIZLIĞI…

Azerbaycan’ın ilk bağımsızlığı 28 Mayıs 1918 tarihinde ilan edilen bağımsızlığı 27 Nisan 1920 tarihinde Kızıl Ordu tarafından sonlandırılmış, sonrasında ülke 71 yıl sürecek bir kızıl tahakküm altına girmiştir.

SSCB’nin dağılması sürecindeki Azerbaycan halkındaki Moskova’ya ve sosyalist yönetime karşı iç rahatsızlıklar sıcak çatışmalara dönüşmüş ve bu çatışmalar bağımsızlığa giden süreci de hızlandırmıştır. Ülkedeki Sovyet ve sosyalist yönetim karşıtlığı Bakü'de 20 Ocak 1990 tarihinde Kızıl ordu tarafından yapılan Kara Ocak Katliamı ile doruğa çıkmıştır. 

1990 yılında ülkenin “Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti” şeklindeki ismindeki "Sovyet Sosyalist" kelimesini kaldırılmış, Azerbaycan Cumhuriyeti Bağımsızlık Bildirisi'ni kabul etmiş ve devlet bayrağı olarak 26 Mayıs 1918 tarihinde kurulan AHC bayrağını kullanmaya başlamış, 18 Ekim 1991 tarihinde Azerbaycan Yüksek Konseyi, ülkede yapılan referandum yoluyla Bağımsızlık Bildirisi'ni onaylatmıştır.

SONUÇ…

Halkının kâhir ekseriyeti Batı Oğuz Türklerinden olan Kardeş Azerbaycan Cumhuriyetinin ülkesi ve milleti ile sonsuza dek barış ve esenlik içinde var olması dileğiyle…

© 2024. Bu makalenin / yazının içeriğinin telif hakları yazarına ait olup, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereği kaynak gösterilerek yapılacak kısa alıntılar ve yararlanma dışında, hiçbir şekilde önceden izin alınmaksızın kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayımlanamaz ve dağıtılamaz.

 

SONNOTLAR  

[1] Bolşevik: Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi (RSDİP)nin 1903 Kongresinde partinin üyelik tanımı üzerinde yaşanan ihtilaf sonucu meydana gelen ayrışma kapsamında parti, bünyesindeki iki farklı hizipten Julius Martov’un liderlik ettiği (ve “azınlıkta kalanlar” anlamında kullanılan) Menşevikler ile Lenin’in liderlik ettiği (ve “çoğunlukta kalanlar” anlamında kullanılan) Bolşevikler şeklinde ikiye gruba bölünmüştür. Kongrede Lenin yanlıları çoğunlukta olduğu için Rusça çoğunluk anlamına gelen Bolşevik olarak, azınlıktaki Martov yanlıları da Menşevik olarak adlandırılacaktır. Kongreden sonra iki taraf arasında birleşme girişimleri olsa da birleşme gerçekleşmeyecek ve 1912 yılında kesin ayrım yaşanacaktır. Bolşevikler Ekim Devrimi ile iktidarı alacaklar ve sonra da SSCB’yi kuracaklardır. 

[2] Beyaz Ordu: Ekim Devrimi'nden sonra 1918-1920 yılları arasında Rusya’da Bolşevikler ile  muhalifleri arasında yaşanan iç savaşta Rusya’daki merkezi RSFSC iktidarı ve onun silahlı gücü olan Kızıl Ordu birliklerine karşı savaşan Bolşevik karşıtı ve Beyaz Ordu olarak adlandırılan güçler. Bahse konu iç savaşa Beyaz Ordu'ya finansal destek ile silah ve asker yardımında bulunan ABD, İngiltere, Fransa, Polonya ve Japonya da müdâhil olmuştur. Bolşevik güçler du. 1920 yılında Beyaz ordu güçlerini yenerek iç savaştan galip çıkmışlar, Rusya coğrafyasının tamamına hâkim olmuşlar ve 1922 yılında da SSCB’yi kurmuşlardır. 

[3] Anton Denikin (1872-1947). Rusya’daki Bolşevik Devrimi sonrasında başlayan iç savaşta (1918-1920), Bolşeviklere karşı savaşan Beyaz Ordunun güney cephesi komutanı olan Rus generalidir. Ekim Devrimi’nden sonra Rusya’da başlayan iç savaşta Nisan 1918 ayında Güney Rusya’daki Beyaz Ordu kuvvetlerinin komutanı olmuş, 1919 yılı başlarında Kafkasya’nın kuzeyinde kontrolü ele geçirmiş, Mayıs 1919 ayında büyük bir taarruz düzenleyerek Ukrayna üzerinden Moskova’ya doğru ilerlemiş, ancak Ekim 1919 ayında, Moskova’dan 402 km uzaklıktaki Oryol’da Kızıl Ordu karşısında yenilgiye uğramış ve dağılan ordusunun bir kısmıyla birlikte Novorossiysk’e çekilmiş, Ordusunun geri kalan kısmı ise Mart 1920 ayında Kırım’a çekilmiştir. Nisan 1920 ayında, komutanlığı General Vrangel’e bırakarak Fransa’ya yerleşmiş, 1945 yılında da ABD’ye göç etmiş ve orada ölmüştür. 

[4] Bakü Sovyeti, Rusya’daya bağlı Azerbaycan coğrafyasındaki üç guberniya (vilâyet)’dan  bir olan Bakü’de 2 Kasım 1917 - 26 Temmuz 1918 döneminde Lenin’in yakın arkadaşlarından Ermeni kökenli ve Bolşevik önder Stephan Şaumyan’ın başkanlığında kurulmuş geçici hükûmet. Bu hükûmetin çoğunluğunu Bolşevikler ile bunlarla ittifak hâlindeki  Taşnak Ermenileri oluşturuyordu. Bakü'de 21 Mart 1918 Katliamı ile iktidar tamamen Bolşeviklerin eline geçtikten sonra, 13 Nisan 1918'den 26 Temmuz 1918 tarihinde Bakü Sovyeti Hükûmeti yıkılana dek olan dönemdeki idare Bakü Komünü olarak bilinir.

[5] 31 Mart Katliamı 30 Mart 1918 - 2 Nisan 1918 tarihleri arasında Bakü ve civarında Bakü Sovyeti ve müttefiki Ermeni Taşnak güçlerinin Müsavat Partisi ve zayıf mevcutlu Kafkas Süvari Tümeni  arasında meydana gelen çatışmalar ve bu dönemde yapılan Türklere karşı yapılan katliamın en yoğun olduğu tarih 31 Mart olduğu için bu dönemde yapılan katliam 31 Mart Katliamı olarak bilinir. Bu katliam, Azerbaycan Devlet Başkanı Haydar Aliyev’in 26 Mart 1998 tarihli bildirisi ile 31 Mart “Azerbaycan’ın Soykırım Günü” olarak kabul edilmiştir

[6] Vlademir İlyiç Lenin (1870-1924). Rus sosyalist devrimci ve politikacı. Marksist-Leninist ideolojinin fikrî önderi, Ekim Devrimi'nin lideri ve Sovyetler Birliği'nin kurucusu. Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin öncüsü olan Rusya Komünist Partisinin ilk lideri. Aynı zamanda Marksist teorik ve felsefî yazıların yazarı olarak bilimsel sosyalizmin Marx ve Engels sonrası geliştiricilerindendir.

[7] Sergo Orconikidze (1886-1936), Rusya’daki Ekim Devrimi’nden (07.10.1917) sonra  1920 başlarına dek devam eden iç savaş sırasında zorla RSFSC egemenliğine sokulan Ukrayna’da komiser olmuş ve Kafkasya’nın RFSFC egemenliğine sokulması harekâtına  katılmış, bu çerçevede 27 Nisan – 10 Mayıs 1920 döneminde Azerbaycan’ın, ardından Ermenistan Demokratik Cumhuriyetinin Kızıl Ordu tarafından işgâl ve istilâsına (24.12.1920) liderlik ederek bu ülkede Ermenistan SSC’nin kuruluşunu desteklemiş, Ermenistan’ın istilâsının ardından Gürcistan Demokratik Cumhuriyetinin Kızıl Ordu tarafından işgâl ve istilâsına (15.02-17.03.1921) liderlik etmiş, 1922 yılında da bu üç ülkeyi kapsayan TSFSC’nin kurulmasına öncülük etmiştir.  1926 yılından öldüğü 1937 yılına dek de değişik üst düzey görevlerde bulunmuştur.

[8] Müsâvât Partisi: Azerbaycan'ın en eski siyasî partisidir. Müsâvât Partisi, 1911 yılında kurulmuş olup, günümüzde de Azerbaycan'ın ana muhalefet partilerinden biridir. Müsâvât Partisi 1911 yılında, İstanbul'da sürgünde yaşayan Mehmed Emin Resulzâde'nin girişimi sonucunda, kuzeni Mehmed Ali Resulzâde, Abbasgulu Kâzımzâde ve Tağı Nağıoğlu tarafından Bakü'de kurulmuştur. 

[9] Mihaîl Tuhaçevski (1893-1937) Kızıl ordu subayı ve mareşali. 27 Nisan – 10 Mayıs 1920 döneminde Azerbaycan’ı işgâl ve istilâ eden 11. Kızıl Ordu Komutanı.

[10] Neriman Nerimanov (1870-1925), Azerbaycanlı Bolşevik/komünist devrimci, yazar, yayıncı, politikacı ve devlet adamıydı. Kızıl Ordu'nun Azerbaycan'ı işgâl ve istilâsından sonra, Mayıs 1920'de kurulan Sovyet Azerbaycanı (Azerbaycan SSC) hükûmetinin başına geçmiş ve bu görevini yaklaşık bir yıl sürdürmüştür.

KAYNAKÇA

Azerbaycan Millî Kütüphanesi, “20 Yanvar - Qan Yaddaşımız”, http://anl.az/down/20yanvar.metod. pdf, Erişim Tarihi: 10.01.2024.

Bağırov, Faig; “25. yılında kanlı 20 Ocak katliamı”, 21.1.2015, https://ankara.mfa.gov.az/files/file/ 25._yilinda_ kanli_ 20_ocak_katliami_-_Aksam.pdf., Erişim Tarihi: 10.01.2024.

Bourne, John; Who's Who in World War I, Routledge Taylor & Francis Group, New York - USA 2001. 

Elçin Neciyev, “Azerbaycan’ın Sovyetleştirilmesi Sürecinde Karabağ Problemi”, Ermeni Araştırmaları, Sayı: 39, 2011.

Paksoy, İrfan; “Karanfilin Ağladığı Gece”, 19.01.2020,   http://www.dibace.net/irfan-paksoy/ karanfilin-agladigi-gece/., Erişim Tarihi: 10.01.2024.

Paksoy, İrfan; Azerbaycan Aydınları, Alka Yayınevi, Trabzon 2021.

Paksoy, İrfan, Cihan Harbi’nde Osmanlı Devleti, Boğaziçi Yayınları, İstanbul 2018.

Resulzade, Mehmet Emin, Azerbaycan Cumhuriyeti: Keyfiyeti, Teşekkülü ve Şimdiki Vaziyeti, İstanbul 1990

Topçu, Ülkü; “SSCB’nin Azerbaycan’ı İşgali”, https://www.altayli. net/sscbnin-azerbaycani-isgali.html, Erişim Tarihi: 10.01.2024.

Veliyev, Afgan; “31 Mart 1918 Azerbaycanlıların ‘Soykırım Günü’dür”, 31. 03.2022, https://www. dikgazete. com/yazi/31-mart-1918-azerbaycanlila-rin-soykirim-gunu-dur-4384.html,  Erişim Tarihi: 05.02.2024.

Yaltırık, Mehmet Berk; “31 Mart 1918: “Azerbaycan Türklerinin Soykırım Günü”, https://qha.com.tr/ haberler/ 31-mart-1918-azerbaycan-turklerinin-soykirim-gunu/13757/, Erişim Tarihi: 25.02.2021.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?