
Çizgi film karakteri Tarzan’ı hatırlarsınız. Göğsüne vurarak “AAAA” diye bağıran Tarzan, başına türlü olaylar gelmesine rağmen sonunda hep mutlu olmayı başarır. Daldan dala atlayıp göğsüne vurarak hayatta kalabilen Tarzan’ın işaret ettiği bölge aslında bedenimizde çok önemli bir noktadır: Göğüs kafesinin tam ortasında yer alan Timus bezi.
Timus, kalp çakrası ile bağlantılı bir endokrin bezidir. Uyarıldığında kişide haz ve mutluluk yaratan hormonlar salgılar. Bu kimyasal değişim, sinir sistemini sakinleştirir ve beyin fonksiyonlarını hızlandırarak rahatlama hissi verir.
Yapılan araştırmalarda, timusu alınmamış farelerin kanser hücreleriyle baş edebildiği görülmüştür. Avusturyalı araştırmacı Burnet, timus bezinin aktif edilmesiyle insan bedeninin de kendini kansere karşı koruyabileceğini öne sürmüştür.
Timusun uyarılması, insanın mutluluğu üzerinde büyük bir role sahiptir. Çocuklarımızı düşünelim: Ne kadar çabuk mutlu olabiliyorlar, değil mi? Bunun sebebi, çocukluk döneminde timusun iri ve aktif olmasıdır. Ancak ergenlik döneminde ceviz büyüklüğüne, ilerleyen yaşlarda ise bezelye tanesi büyüklüğüne kadar küçülür. Yaşlılıkta tamamen küçülmesi beklenir. Fakat bazı insanlarda yaşlılık döneminde bile timusun ceviz büyüklüğünde kaldığı görülmüş, bu kişilerin daha mutlu oldukları tespit edilmiştir. Sebebinin ne olduğu ise tam olarak açıklanamamıştır.
Bu da bizlere şu soruyu düşündürür: Timusumuz yeniden aktif hale gelebilir mi? Bir sonraki hafta, bu sorunun cevabıyla yeniden buluşalım.
Işıltınızla var olun.