ANADOLU’NUN DEĞERİ / ANADOLU’NUN DEĞERLERİ

18-11-2021

ANADOLU’NUN DEĞERİ / ANADOLU’NUN DEĞERLERİ

Anadolu’nun Değeri

Anadolu… Tarih dolu, kültür dolu, değer dolu… Anadolu; tüm insanlığın yolu… Anadolu… Müslüman Türkün Batı’ya uzanan kolu… Anadolu… Mücevherle donanmış sağı solu… Dünya’nın coğrafi yapısı ve iklim şartlarına bakıldığında, Anadolu’nun ne kadar kıymetli bir toprak parçası olduğu  kolayca anlaşılır. Dünya’nın incisi, vatanların birincisidir Anadolu. Belki de Dünya’nın en güzide merkezidir Anadolu. Mahallenin en güzel kızıdır Anadolu. O sebepledir ki herkesin gözü bu topraklarda. Herkesin gizli aşkıdır Anadolu.

Anadolu, dört mevsimi bir arada yaşatan iklimiyle; iştah açıp parmak ısırtan çeşit çeşit yemişiyle; yüce yüce dağları, coşup akan sularıyla, rengarenk kumaşlar gibi serilip yatan verimli topraklarıyla, her biri asırlar öncesine ait tarihi eserleriyle; güneşi, yıldızı, denizi ve eşsiz doğasıyla; her bir yöresinde yaşayan güzel insanlarıyla; toprağın altında yatan ecdadın duasıyla başlı başına değerli bir diyardır Anadolu.

Anadolu’yu anlatmaya kelimeler yetmez. Anadolu anlatılmaz, anlatılamaz. Ancak, onda yaşanır. Ne büyük bir bahttır Anadolu’da doğmak ve yaşamak. Sibirya steplerinden yola çıkıp diyar diyar dolaşarak en sonunda Anadolu’yu yurt tutan ecdadımıza ne kadar dua etsek azdır. Ecdad, belli ki toprağın değerini bilmiş ve bu aziz toprakları vatan eylemiş. Evet… Neresinden bakarsak bakalım, Anadolu çok değerli bir Vatandır. Bunu bilen yerli ve yabancı uğursuzlar, bizlere bu topraklarda bir türlü rahat vermiyorlar. Bizi bu topraklardan koparmak için boşuna fitne çıkartıp duruyorlar…  Bize düşen görev öncelikle bu aziz Vatanın değerini bilmek ve sonra da değerlerimize sarılmaktır.

Anadolu’nun Değerleri

Anadolu; değerli insanlar diyarıdır aynı zamanda… Anadolu hem kendisi değerli bir vatan hem de değerli insanlara mekandır. Bir toprağı vatan yapan o toprağın altında yatan ve üzerinde yaşayan insanlardır. İnsan ise, değerleriyle var olur ve değerleriyle yaşar. Değerler,insanı değerli kılan üstün özelliklerdir. Değerler eğitimi ise, üstün nitelikli bireyler yetiştirme sürecidir. Bu sürecin bireysel  boyutları yanında toplumsal boyutları da mevcuttur. Nitekim, eğitim nitelikli bireyler yetiştirirken nitelikli bir toplumun da temelleri atılmış olur.

Değerler eğitiminin toplumsal boyutu, aynı zamanda insanoğlunun hayat serüveni demektir. İnsanoğlunun fani ömründe faydalı ve kalıcı işler yapabilmesi, şu beş basamağı hakkıyla geçmesine bağlıdır. 5B formülü olarak adlandırabileceğimiz bu basamaklar aynı zamanda insanın hayat basamaklarıdır. Bu basamaklardan en başta geleni ve en önemlisi bireyin Yaratıcı’yla ilişkilerinin toplandığı Hâlık basamağıdır. Öncelik; Sahibimizle olan ilişkilerimizin dengede ve sağlıklı yürütülmesidir. İkinci basamak Birey basamağı olup bireyin kendi kendisiyle kuracağı iç dengesidir. Üçüncü basamak Aile basamağı olup aile saadetini ve huzurunu içerir. Dördüncü basmak Maişet basamağı olup iş hayatındaki gayret, denge ve düzeni içerir. Beşinci basamak Toplum basamağı olup insanlar ve hayatla kurulacak sağlıklı ilişkileri içerir.

Değerlere sahip bir kimsenin duygu, düşünce, değer ve davranışlar bakımından farklı ve üstün bir konumda olması gerekir. Bu 4 önemli kavram 4D formülü olarak adlandırılabilir. Kalbin güzelliği ve temizliği, duyguları safiyetli hâle getirir. Kalpte tertemiz duygular yaşarsa, beyin onları güzel düşüncelere ve değerlere dönüştürür. Düşünce ve değerlerin dışa yansıması ise, davranışları oluşturur. Bu dört unsuru temiz ve dengeli tutabilen bireyler ise, her konuda duyarlık kazanır.

İnsani, ahlaki, kültürel, ruhsal, toplumsal ve evrensel boyutlarda oluşabilen duyarlıklar, insanın bireysel ve toplumsal hayatına kalite getiren, yaşamaya anlam katan değerlerdir. Sevgi, saygı, adalet, cesaret, hakkaniyet, temizlik, nezaket, hoşgörü, yardımseverlik, hamiyetperverlik, dürüstlük, kahramanlık, vatanseverlik, mertlik, dindarlık, kanaatkârlık, tutumluluk, konukseverlik, hayırseverlik, namus-şeref, ciddiyet ve ağırbaşlılık, çalışkanlık, sıcakkanlılık, diğergamlık, cömertlik, alçakgönüllülük ve iç temizliği” vb. genel kabul görmüş toplumsal değerlerdir. Sayılan bu değerlerin merkezinde hep insan vardır. İnsan ise, bir toplumda yaşar ve yaşadığı toplumdan etkilendiği gibi ona değer de katar.  

Arap yazarlarından Cahiz, “Türklerin Faziletleri” adlı kitabında Türklerin erdemlerini şöyle sıralar: “Türk, vatanını sever, harpsanatında ustadır; şerefli, faziletli, dindar ve yabancıya saygılıdır. Devlet kurucudur, savaş dışında hile ve hud’a bilmez, sözüne sadık, vefalı, insaflı, anlayışlı, vakur, edepli, cesaretli, savaşta usta, savaştan kaçmaz, namuslu, adam kandırmaz...“

           Ahiliğin yazılı kaynaklarından olan “Fütüvvetnâmeler”de Türklerin ahlâkî değerleri şöyle sıralanmıştır: “Doğruluk, cömertlik, dostluk, sadakat, kanaat, takva, tefekkür, vefa, ilim, amel, sabır, ihlâs, sır saklamak, yalan söylememek, zina yapmamak, hırsızlık etmemek, hocalara ve büyüklere saygı göstermek, insaf etmek, ayıbı  örtmek, çiğ söz söylememek, kötü söze cevap vermemek, herkese iyilik  yapmak, misafiri sevmek, din farkı gözetmeksizin herkesi değerli görmek…”

Anadolu insanı işte bu değerlerin içine doğar. Değerleri öğrenir ve yaşar. Varlığını ve benliğini değerleriyle sürdürür. Onun alameti farikası da bu değerlerdir.Daha sonra Anadolu insanının mayasını oluşturan kimi değerler üzerinde kısa kısa durulacaktır.

 

E-Mail: [email protected]

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?