Et ve Süt Kurumu kırmızı etin satış fiyatına yüzde 48 zam yaptı. Hayatın her noktasında öyle zamlar gördük ki artık çok da şaşırmıyorum. Üretim ülkesi olmak yerine ithalat ülkesi olmayı tercih eden, ithalattaki ödeme aracı olan dövizin yükselişine neden olacak şekilde politika yapılan bir ülkede hayat pahalılığı çok normal bir durum.
Yüzde 48 oranında zam…
Fahiş bir oran ama bunun nedenlerini açıkladığınızda halk anlayabilir. Kızabilir de ama en azından anlayabilir.
Ama yıllardır üslup konusunda sorun yaşanan ülkemizde bu konuyla ilgili yine muhteşem bir açıklama geldi.
Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü Osman Uzun “Bizim et fiyatımız normalden çok düşüktü. Uzun kuyruklar oluşuyordu, bunun üzerine zam yaptık” dedi.
Kuyrukları azaltmak için harika bir yöntem. Siz kuyruklarda beklemeyesiniz diye zam yapıldı. Sizi düşündüklerinden…
Tam ben bu konuda sinirlenecekken bir takipçim “Köprülerle ilgili bir şey söylemeyecek misin?” diye sordu.
Köprü, yol yapımına elbette karşı çıkmam. Ama 2022 yılında köprü yapıldı diye sevinç çığlıkları da atmam. Hele ki o köprü maliyetinin çok daha fazlasına mal olmuş ve ücretsiz bir şekilde kullanıma sunulmamışsa…
Yap-işlet-devret modelinin halkın cebine ne kadar zararlı bir yöntem olduğunu artık anlamış olmalıydık. Anlamamışız…
Bu arada geçen gün EURA24 yazarları olarak yine Eura24 yazarlarından Nurdoğan Aktaş’ın hazırlayıp sunduğu Kanal Avrupa ekranlarındaki Sivil İnisiyatif programına konuk olduk. Çok keyifli bir program oldu. Orada da köşemde de defalarca belirttiğim gibi devlet baki, hükümet fanidir. Ülkeyi yönetme koltuğuna sahip olanlar kendilerini devletleştirmemelidir. Bu hangi siyasi kanattan olursa olsun sakıncalı bir bakış açısıdır.
Türkiye; kaynakları ve insan potansiyeliyle şimdiki konumundan çok daha iyi yerlerde olabilir. Halk daha refah içinde yaşayabilir. Eğer Türkiye gibi bir ülkede ekonomik sorunlar varsa bu yönetimsel hatalardan kaynaklanıyordur.
Bunu unutmayalım ve Allah’a şükrederken yöneticilerimizden daha fazlasını isteyip, hatalarıyla ilgili de hesap soralım.
