UTANÇ VERİCİ LİSTE
Dünya Bankası Temmuz ayında güncellenmiş gıda enflasyonu haritasını açıkladı.
Bu haritada dünyada gıda enflasyonu en yüksek 10 ülkeye yer verildi.
Ne yazık ki bu listede kendimize yüzde 54’lük gıda enflasyonuyla 9. Sıradan yer bulduk.
Bu listede olmak bir ülke için utanç verici olmalı. Dünyanın en problemli ülkelerinin olduğu bir listeye gıda enflasyonu gibi hayati bir nedenden dolayı girmek…
Türkiye gibi bereketli toprakları olan bir ülke olarak utanç verici…
Listedeki diğer ülkelerin neredeyse tamamı ya iç savaş yaşayan ya da siyasi kriz yaşayan ülkeler.
Örneğin yüzde 256 enflasyon oranıyla üçüncü sıradaki Zimbabwe 2017’den beri siyasi ve ekonomik krizlerle boğuşuyor. 32 yıldır ülkeyi yöneten Mugabe darbeyle indirildi. Yerine kurulan hükümet kronikleşmiş sorunlarla boğuşuyor. Halk çok değil 8 ay önce 3 gün boyunca ulusal grev yaptı.
Lübnan’da uzun bir süredir devlet başkanı seçilemiyor. Kriz derinleşiyor.
Mısır hala Arap Baharı’nın ekonomik etkilerinden kurtulamamış durumda.
Listede ülkeler arasında ekonomik krize sebep olan ekonomik hataları yapmasına rağmen hala halkın desteğini alan tek lider Recep Tayyip Erdoğan.
Diğer tüm ülkelerde bir belirsizlik, bir sorun yumağı varken. Türkiye seçimini çok yakın bir zamanda yapıp yeniden aynı iktidara 5 yıl yönetme yetkisi verdi.
Ben ülkemin bu listede olmasından dolayı utanıyorum dostlar.
Ve buna sebep olanları affetmiyorum…
KEVGİRE DÖNMÜŞ SINIRLAR
İyi Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu’nun yürüyerek elini kolunu sallaya sallaya Türkiye-İran sınırından geçtiğini ve kimsenin de “Hayırdır nereye gidiyorsun” demediğini İsmail Saymaz’ın dünkü yazısında okumuştuk. Daha sonra Türkoğlu’nun videolarını da gördük.
Sınırlarda herhangi bir kontrol olmadığını tahmin ediyorduk ama böylesine net bir şekilde bir milletvekili tarafından konu ispat edilmemişti.
Avrupa Birliği ülkeleri arasındaki sınır gibi ne bir güvenlik kontrolü ne de pasaport kontrolü var.
İşte tam da o yüzden bizim yıllardır söylediğimiz “Ne idüğü belirsiz milyonlarca insanı Türkiye’ye doldurdunuz. Bunun sonu iç savaş olabilir” cümlelerinin ne kadar haklı olduğu ortaya çıkıyor.
Ne nitelik ne de nicel olarak gelenlerin durumuna vakıf olmayan bir devlet olamaz.
Bu ciddiyetsizlik, bu ülkenin sonu olabilir.
Artık sınır güvenliğinin alınması gerekiyor. Artık ülkedeki kaçak, oturum izni sona ermiş, ülkeye geliş sebebi geçerliliğini yitirmiş herkesin sınır dışı edilmesi gerekiyor.
“Saçmalama bunu yapamayız. İnsan hakları” falan gibi hikayelere inanmayın.
Ben şu an Avrupa’da bir vizeyle yaşıyorum. Benim vizem bittikten sonra polis beni sınır dışı ettiğinde “Hayır ben dönmek istemiyorum, insan hakları” falan filan dediğimde beni dinlemezler, kulağımdan tuttukları gibi de ülkeme geri gönderirler.
Böyle bir şeyin gönüllüsü olmaz.
Kimse gönüllü olarak ayrılmaz.
Kural neyse onu uygulayacaksın.
