Güzel Gönüllü İnsanların Şehri: Bayburt

14-08-2022

Anadolu şehirlerini seviyorum. Ayrı bir havası ayrı bir ruhu var. Zaman zaman İstanbul'dan kaçıp
Anadoluya gidip nefes almak enerji depolamak gerektiğine inanıyorum. Anadolu insanının hesapsız
pazarlıksız dostluğunda ısınmalı samimiyetin iyi niyetin karşılıksız sevmenin ve vermenin güzelliklerini
hatırlamalı yeniden yaşamalı.
Bugüne kadar gençlerin hiçbir davetini kırmadım. Elimden geldiğince gücüm yettiğince dilim
döndüğünce yanlarında oldum. Son aldığım davet hem Anadolumuzun güzel bir şehrinden hem de
gençlerden olunca hiç tereddütsüz hemen evet dedim. Bayburt Genç İHH nın davetlisi olarak
konuşma yapmak üzere bir mart sabahı İstanbuldan müsaade alarak yola revan oldum. Uçağa
binmeden evvel telefonda konuştuğum değerli büyüğüm Milli Gazete'nin eski yazarlarından Ferhat
Koç Hocamız Bayburta gideceğimi söylediğimde mutlaka yazmalısın Bayburt yazılmayı hakeden bir
şehir deyince bu yazının niyetine de daha İstanbul'dayken girmiş oldum.
UZUN YOLA ÇIKMAYA HÜKÜM GİYMEK
İstanbul'dan Bayburt'a gidebilmem için önce Trabzon'a uçmam gerekiyordu. Yaklaşık 1,5 saat süren
uçak yolculuğunun ardından Trabzon Havaalanına ulaştım. Bayburtta iyiliğin güzelliğin
yardımlaşmanın ve dayanışmanın destanını yazan İHH Bayburt Başkanı İlhan bey ve Genç İHH dan iki
öğrenci kardeşimiz beni karşıladı.
Yolda İlhan Beyin anlattığı tarihi bilgiler eşliğinde bembeyaz yolu seyrede seyrede devam ettik. İHH
Üniversite Komisyonundan Zehra ve Çağlar kardeşlerim ibadet neşesi içerisinde yaptıkları faaliyetleri
büyük bir heyecan ve coşkuyla anlattılar. Onları dinlerken gençleri yetiştirmenin en güzel yolunun
onlara sorumluluk vermek olduğuna bir kez daha inandım. Saadet asrında gençlerin nice güzel
hizmetleri başardıklarını tekrar hatırladım. Gençlere güvenmek gençlere inanmak gerek. Gençleri
olmayan davalar geleceğe kalamazlar.
DOST ŞEHİR BAYBURT
Bayburt’a vardığımızda hiç yabancılık hissetmedim desem abartmış olmam. Zira şehrin kendine has
havası sizi hemen kendine çekiyor. Elbette bunda mümin yüreklerin kardeşlerini ağırlamak için
anadolu misafirperverliğinin bütün güzellikleriyle donanmış olması da etkili.
Bayburt hem tarihiyle hem bugünüyle ruhu olan bir şehir. Azziler tarafından kurulmuş ve takip eden
dönemlerde, Kimmerler ve İskitler tarafından ele geçirilmiş. Daha sonraki dönemlerde ise, Medler ve
Persler burada egemenliği ele geçirirler. Sonradan, İskitler gelir. Yani: Saka Türkleri. Bunlar, şehirde,
4500-5000 yıl hüküm sürerler.
MÖ.40 yıllarında, Romalılar bölgeye gelirler. MS.705 yılında, bu kez, Emeviler görülür. 715 yılında ise,
Bizanslılar. 850 yılından sonra ise, Türkler. 1054 yılında, Selçuklular, yöreyi işgal ederler. 1081 yılında,
Saltuk oğulları ve Mengücek oğulları, bölgede egemen olurlar.
14’ncü yüzyıla gelindiğinde ise, bu kez, yörede Akkoyunlu devleti görülür. 1514 yılında ise, bölge
Osmanlılar tarafından ele geçirilir.
1828 yılına gelindiğinde, Rus işgali görülür ve işgal, Ekim 1829 tarihinde biter. 1916 yılına gelindiğinde
ise, bu kez, Ermeniler ile birlikte, Ruslar yine bölgeyi işgal ederler. Özellikle, Ermeniler tarafından, bu
dönemde büyük katliamlar yapılır ve birçok Bayburtlu öldürülür.

İşgalin bitmesinin ardından, 1917 yılında Bayburtlular şehirlerine geri dönerler. 1927 yılına kadar
Erzurum iline bağlı bir ilçe olarak bulunan yöre, bu tarihte Gümüşhane'ye bağlanır. 1989 yılında ise, İl
statüsü kazanır.

GENÇLERE KONUŞMAK GENÇLERLE KONUŞMAK
Dernek merkezinde çay içtikten sonra konuşmanın yapılacağı salona ulaştık.
Gençlik merkezinde verdiğim konuşmada karşımdaki dinleyicilerin tertemiz bakışları ve muazzam
ilgileri karşısında ben de çok mutlu oldum. Dilimin döndüğünce onlara gönlüme doğanları paylaştım.
Üstad Sezai Karakoç'u selamlayarak girdim söze.
Fedakar insanların çilesine ancak sevgiyle katlanabilir.Sabır ve tevekkülün özü,dopdolu sevgi
özüdür.Sevgi aptallık değildir.sevgi,zekayı aşan bir zeka,duyguyu aşan bir duyarlılıktır.Sevgi harekete
geçip kendini iyi manada değiştirerek başkasının değişimine yol açmaktır.
Sevgisiz uygarlık,zakkum ağacı gibidir.İnsanlığa kötülükler yemişi gibidir.
Sevgi uygarlığı ise,her dalında iyiliklerden altın armağanlar veren tuğba ağacıdır.Sevgiyle aşılır bu fani
dünya.Ruh dünyasına sevgiyle girilir.Şeytanı yenen metafizik güç sevgidir.Allahın rahmetine açılan
kapı sadece sevgidir.Tolumlar insanlar gibi yaşayan varlıklardır.sevgi kanla birlikte vücutta
dolaşmalıdır.
Hayvanların terbiyesi doğmadan önce kodlanmıştır.Bir balina doğar doğmaz bilir ne yapacağını yada
yumurtadan çıkan timsah hazırdır hayata.Ama insan öylemidir.İnsan eğitimi çok meşakkatli ve
sıkıntılıdır.
İnsan sözü unutmaktan gelir.Eper insan yerli yerince unutursa insan olur.Eşrefi mahluk olan insan
aynı zamanda en aşağı yabakadaki varlığında adıdır.
KALEDE TARİHİ YAŞAMAK
Programın başarıyla geçmesinin ardından Şehri keşfetmek için yola koyulduk. Şehre harika bir kimlik
kazandıran Bayburt Kalesini çok beğendim. Beğenmemek elde değil çünkü tarih yüzyılları redderek
sizi içine alıyor hemen. Kaleyle ilgili notlar almayı ihmal etmedim
Dede Korkut hikâyelerinden "Kam Büre Oğlu BamsıBeyrek Boyunu Beyan Eder" adını taşıyan
hikâyede Beyrek'in fethedip ün kazanmak üzere yola çıktığı kaleymiş. Osmanlı döneminde bu kaleye
Çinimaçin Kalesi ismi verilmiş. Halk arasında Çinimaçin Kalesi olarak bilinmekteymiş. Kalenin dış
yüzeylerinde mor, yeşil ve firuze renkli çiniler kullanılmış ancak günümüzde onlardan eser yok.
Kalenin doğu kesiminde XVIII.-XIV. yüzyılda yapıldığı sanılan bir de kilise kalıntısı bulunmakta. Kalenin
batı tarafında ise yağlı mağarası bulunmakta.
Bayburt Kalesini ziyaret etmekten memnun bir şekilde kaleden ayrılıyorum. İstikamet kaleden
rahatlıkla görünebilen Şehit Osman Türbesi. Kaleye yaklaşık olarak beş dakika mesafede bulunan
türbeye varıyoruz.
Dede Korkut’un, Bayburt ve çevresinde bir dönem yaşadığına inanılıyor. Ancak, günümüzde de, bir
diğer ismi “Korkut Ata” olarak anılan şahıs: sütün Türk dünyası tarafından yakından bilinmektedir.
Mezarının, il merkezine bağlı Masat köyünde olduğuna inanılıyor.
Her yıl: Temmuz ayının 3. haftasında, burada, uluslar arası düzeyde, Dede Korkut Kültür ve Sanat
Şöleni düzenleniyormuş.

GÜZEL GÖNÜLLÜ İNSANLAR
Bu kısa Bayburt seyahatimde gönlü güzellikle çarpan birçok fedakar insanla tanışmak en büyük
kazançlarımdan birisi oldu.
Belediye başkanımızın değerli eşi Zeynep Memiş Rektör beyin eşi Rüveyda Coşkun İHH kadın kolu
başkanı Hacer Şahin İHH başkanı İlhan beyin değerli eşi Nadide Hanım,yetim birimi başkanı Meryem
Kılıç hanımlarla beraber yemek bahanesiyle çok verimli sohbet gerçekleştirdik. Yardım
faaliyetlerinde gönüllü çalışan üniversiteli kızlarımızda bize eşlik ettiler. Bayburt'ta yaptıkları sosyal
etkinliklerden bahsettiler. Arapça kursları yetimler için koşturmalar iyilik için Allaha armağan edilen
gençler ve gençlikler. Ne mutlu onlara ne mutlu ömrünü davasına adayanlara. Bu iyi insanların
heyecanları benim içimi ışıttı. Geleceğe dair ümidimi artırdı.
Şehrin kültürle inşa edileceğinin şuurunda olan belediye başkanını ziyaret etmeyi ihmal etmedik.
Sayın Mete Memiş beyin sıcak sohbeti ve gündeme dair kıymetli değerlendirmelerini dinledik.
Meryem hanımların Beyaz Ay Derneğini ziyaret ettikten sonra vali bey de bizi kabul etti .Kısa bir
görüşmeden sonra şehri solumaya içimize çekmeye devam ettik.
ZİYARETLER
Ulucamide öğlen ve ikindi secdesinde huzura erdik. Namaz sonrası kalbi iyilikle çarpan bu insanların
hizmetinin ameli salih sayılması için dua ettim. Rabbimiz iyilerin sayısını artırsın. Cami çıkışı nur yüzlü
ihram giyen bir nineden hayır duası alarak Kırkçeşmelerden su içtim kana kana.
Yakutiye Camisi ve Yakutiye Türbesini ziyaret ettikten sonra dönüş için hazırlanmaya başladık.Yine
kıymetli hanım kardeşlerim sahih bir ilgiyle zengin bir ziyafetten sundular. Mümin olmanın güzelliyle
bu insanlarla kısa sürede hemen kaynaştık hemen anlaştık. Sanki yıllardan beri tanışıyormuşçasına his
uyandı içimizde. Bizi birbirimize kardeş kılan Allaha hamdolsun.
VEFA VE VEDA
Nihayet vakit tamama erdiğinde beni sanki gurbete giden kardeşleriymişim gibi içtenlikle uğurladılar.
Ben de Bayburtta kalbimin bir parçasını kardeşlerimde bırakarak ayrıldım.
Trabzona kadar yolda Nurullah kardeşim ve ekipten hasan kardeşimle beraber yaklaşık 3 saat süren
yolculuğumuz sohbetlerle neşe içinde geçti . Ömürlerini Allah için çalışmaya Allah için koşmaya ve
yaşamaya adayan İyilik kahramanı İlhan bey ve ailesi tam bir dava ailesi. Davalarının bilincinde
hizmetle geçiriyorlar ömürlerini. Gençler İlhan Amca Nadide Teyze Nurullah Abi diyorlar. Dışarıdan
gelen gençlere aile gibi kol kanat geriyorlar.
Hırsızlık olayının neredeyse hiç yaşanmadığı cömert ve fedakar insanların şehrinden çok güzel
dostluklar ve hatıralar biriktirerek ayrıldık. Rabbimiz iyilerin sayısını artırsın.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?