Kuzey kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde 19 Ekim'de gerçekleşen cumhurbaşkanı seçiminde yüzde 63 oranında oy alarak bu göreve seçilen Tufan Erhürman Kıbrıs konusundaki ilk sınavına çıktı.
Erhürman bu çerçevede Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidisi le bir araya geldi.
Kıbrıs'ta Birleşmiş Milletler kontrolündeki ara bölgede gerçekleşen görüşme Teknik açıdan bir "tanışma" görüşmesi görünümünde de olsa, Erhürmanb u görüşmeye eli boş gitmedi ve Rum muhatabına 10 maddelik işbirliği öneri paketi sundu.
İlk görüşmeye eli boş gitmeyeceğini söyleyen Erhürman böylelikle dediğini de yapmış oldu.
Ancak iş bununla bitmiyor.
Hristodulidis'in bu öneriler karşısında üreteceği karşı politika önemli.
Dikkat ediniz, vereceği cevap değil üreteceği karşı politika dedim.
Çünkü Rum Yönetimi ne yazıktır ki bu tür önerilere yapıcı yanıtlar vermek yerine bu öneriler üzerine politika oyunları oynamayı tercih etmektedir.
Yine böyle bir durumla karşılaşmak ihtimali oldukça yüksek.
Erhürman'ın 10 maddelik önerileri tek tek bakıldığında Kıbrıs sorunun değil, Kıbrıs'ta bugün mevcut gündelik hayatta her iki halkın da karşılaştığı sorunlara ilişkin konuları içermektedir.
Karma evliliklerden doğan çocukların hakları, geçiş noktalarındaki sıkıntılar, Kayıp Şahıslar Komitesi'nin çalışmaları, mülkiyetle ilgili tutuklamalar ve yargılamalar, Hellim konusu gibi başlıklar Kıbrıs'ta bugün karşılaşılan temel sorunlardır.
Ancak Rum tarafının bu konulara yapıcı yaklaşma olasılığı oldukça düşüktür.
Peki o zaman Erhürman neden bu öneriyi yapmıştır..?
Elbette ki yukarıda bahsettiğimiz durumu, yani Rum tarafının tavrını Cumhurbaşkanı Erhürman da çok iyi bilmektedir.
Kendisi uzun süre müzakere heyetlerinde yer almış bir isimdir.
Ama bunu yapmak şarttı.
Yola çıkarken sadece müzakere masasına endekslenmek yerine gündelik sorunlara eğilen görüşme masasını da gündeme getirmek akıllı bir hamledir.
Rum Yönetimi bu konulara olumsuz yanıtlar verecektir.
Daha önceden yaptığı gibi.
Ilk bakışta bu davranış olumsuz yorumlara da neden olacaktır.
Ama kaçınılmazdı.
Çözüm peşinde koşarken gündelik sorunlar göz ardı edilemezdi.
Erhürman da bunu yaptı.
Yola stratejik bir başlangıç yaptı.
Bundan sonrası için Rum Yönetimi'nin yanıtını ve Birleşmiş Milletler'in tavrını bekleyeceğiz.
