Cumhurbaşkanı Erdoğan Gezi Parkı sürecine katılım gösteren vatandaşları için “sürtük” ifadesini kullandı.
Şimdi bu durumu birkaç farklı açıdan değerlendirmek istiyorum.
Sayın Erdoğan’ın artık kelimelerini düzgün seçemeyecek kadar yaşlandığını görüyoruz. Zira konuşmasını prompterdan okuyan bir siyasetçi. Ben danışmanlarının prompterda akan metne “sürtük” ifadesini koyacaklarını düşünmüyorum.
Diğer bakış açısına gelecek olursak, Sayın Erdoğan’ın yakın çevresi yıllarca kendisinin anketleri takip eden bir lider olduğunu söyleyip durdular. Bilindiği üzere Ak Parti’nin oyları günden güne eriyor. Şimdi burada anket sonuçları paylaşmamızın pek bir anlamı yok. Merak edenler kendileri araştırabilir. Biz konumuza dönecek olursak, böylesine oy kaybedilen bir dönemde böyle bir hakaret sözcüğünün ağızdan çıkabilmesi iki ihtimale dayanır.
Birinci ihtimal, Sayın Erdoğan kendi seçmenini konsolide etmek istiyor olabilir. Ancak Ak Parti seçmeni her ne kadar şimdiye kadar sert ifadelerden etkilenmiş olsa da, vatandaşa edilen bir hakareti kaldıramaz. Türk milleti “racon kesmekten” hoşlanır ama siyasilerin birbirlerine hakaret etmesini sevmez. Zira hepsinin kendi ailesinde veya çevresinde Gezi eylemlerine katılmış tanıdıkları vardır. Bu kadarını çok fazla bulurlar. Unutmayalım, Gezi bu ülkenin %50’sidir.
İkinci ihtimal, Sayın Erdoğan’ın masasında “alacağı oy sayısının herhangi bir öneminin olmadığı” bir plan var… Elbette ben şu an tahmin yürütüyor, niyet okuyorum. Herhangi bir bilgim olmadan analiz yapıyorum. Yoksa Türkiye Cumhuriyeti demokratik seçimlerini elbette gerçekleştirecektir…
Sözün özü Türkiye’de işler yolunda gitmiyor. Tarihte görülmemiş bir ekonomik kriz yaşanıyor. Krizin derinliğini anlatmaya kalksak ayrı bir yazı olur. Bu ekonomik kriz ortamı yetmiyormuş gibi, günden güne sığınmacıların başrolünü oynadığı taciz, tecavüz haberleri de artış gösteriyor. Vatandaşın “burasına kadar gelmiş” durumda olduğunu görüyoruz. En geç 2023 Haziran ayında seçim olacağı için de, insanların kendilerini beklemeye aldığı aşikar.
Bu ülkenin milyonlarca vatandaşına “sürtük” demek kendilerine hiç yakışmadı… Hem ekonomik kriz gibi hem de sığınmacı sorunu gibi, bunun cevabının da sandıkta verilmek üzere erteleneceğini düşünüyorum. Fakat sandıkta verilecek o cevap hiç de hafif olmayacaktır.
