NRW eyaletinin havadan giden tramvayları ile ünlü şehrinde, on binin üzerinde Türk yaşıyor ve şehrin nüfusunun yüzde 40’ı göçmen kökenli.
Bir hafta önce Wuppertal şehir meclisi DİTİB’e bağlı Wuppertal merkez camisinin yapılmasına onay verdi.
Şehir meclisindeki hemen hemen bütün siyasi partilerin desteği ile altı bin metrekare üzerine güzel bir camii yapılacak.
Cami projesinin içerisinde eğitim, dini hizmetler, kültür çalışmaları, konut ve öğrenci evleri planlanmış.
Uyum için, farklı kültürleri kabul etme ve tanıma adına, gerçekten çok olumlu atılmış bir adım.
Daha önce Köln merkez camisi, Duisburg merkez camisi, Monheim camisi gibi onlarca cami yapıldı ve yapılıyor, hizmetler veriliyor.
Bilhassa Monheim’deki caminin yapılmasına destek veren belediye başkanı unutulmuyor.
Camiler yapıldıktan sonra sosyal ve kültürel hizmetler için herkese kapılarını açıyor ve o şehirlerin kültür zenginliklerine katkılar sunuluyor.
Almanya’da camiler yapılmasına karşı olan aşırı kesimler var ve bunlar halkı Müslümanlara ve camilere karşı kışkırtıyorlar.
Bu aşırı kesimler bazen aşırı sağdan, bazen aşırı soldan geliyor ve sürekli Müslümanlarla yerli halkı karşı karşıya getirmeye çalışıyorlar.
Halkı tahrik etmenin en kolay yolu ise DİTİB’in Türk devletinin, Almanya’daki uzun kolu olması gösteriliyor.
Bu kışkırtmayı Alman basını üstlenmiş gözüküyor ve kışkırtma olarak Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan adının öne sürülmesi.
Her olayda olduğu gibi Alman basını Erdoğan’ı adını ileri sürerek halkı kışkırtmaya çalışıyor.
Alman devletinin çözmediği sorunları ve yapmadığı hizmetleri, Türk devleti yapınca neden rahatsız oluyorlar.
İslam dinini tanımıyorlar ve onların temsilcileri ile sorunların çözümü için bir araya gelmekten kaçınıyorlar ve sonra da şikayet ediyorlar.
Türk devleti binlerce din görevlisinin maaşını veriyor.
Müslümanlar Alman devletinin üvey evlatları gibi ve hiçbir haktan istifade edemiyorlar.
Gerçekte ise Türk devleti, Alman devletinin yükünü alıyor ve hafifletiyor.
Alman devletinin memnun olması gerekir, çünkü yıllardır ekonomik ve mali bir yükü onlar adına Türk devleti üstleniyor.
Yerel belediyeler ise sadece cami yapımına onay vermesi dışında mali ve ekonomik destek olmuyorlar Müslümanlara.
Halbuki bu insanlar yıllardan beri bu şehirlerde yaşıyorlar, vergilerini veriyorlar ve vatandaş olmuşlar ve maalesef bütün dini ve kültürler haklardan mahrumlar.
Almanya’nın en yüksek tirajlı gazetesi olan Bild gazetesi, Wuppertal’da yapılacak olan cami hakkında, yine olumsuz bir haber yaparak kışkırtma yapmış.
Wuppertal camisini manşet yaparak halkı tahrik etmeye çalışıyor.
Bu gazetede çıkan haberlere bakınca, konu Müslümanlar ve Türkler olunca hep tahrik edici ve olumsuz haberler yer alıyor.
Ortak yaşam için Almanya’daki Müslümanlar ve Almanların uyum ve beraber olmaktan başka seçenekleri yok.
Alman basının bu tür kışkırtmalardan vazgeçmesi bizim temennimiz eğer geçmişten ders almamışlarsa, öyle ki almamış gibi davranıyorlar ve ısrar ediyorlar.
Tarihi tekrar tekerrür ettirmek mi istiyorlar?
Bu ise Almanya’ya yapılacak en büyük kötülük olur.
