Zehir ve Şifa

Zehir ve Şifa
22-12-2022

Ne şehir beni anlar

Ne ben şehri anlarım

Siz adımlayın onu

Ben geride kalayım

Hırslar gibi, kin gibi yollar

Griye renk olma hakkını verir

Tabelalar tepemize dikilir

Belertir gözlerini

Küçülür gövdem bu bakışlardan

Yanlış yapma, yanlış yapma!

Kural bu, böyle işler burası

Yağmur yerine araç yağar yollara

Ve bu kırmızı ışık askerleri

Durur sabır tekmili verir

Kalabalık ki

İğne atsan yere düşmez

Bir kaç dilenci

Payına bir kaç kuruş

Düşsün diye bekler

Yaşlılar ve dilenciler

Sadece şehre özgü gibiler

Vampir dişlerini geçirmiş önüne gelene

Ondan esir ediyor herkesi kendine

Özgürlüğü kuşlardan almış

Yerdeki kumları göğe asmış şehir

Bırak herkesin yakasını desem de

Ne şehir bundan yana

Ne ben şehirden yanayım.

Gerçi okul dersen orda

Hastane dersen orda

Oradakilerin fiyakası bambaşka

Bir ayağınız şehirde olsun diyor medeniyet

Aklımız, kalbimiz kırda, ormanda

Ben sıyırıp kendimi

Dönüyorum tanıdık manzarama

Ağaçlar bir garip bakıyor

Gözlerini deviriyor yapraklar

Neden değiştin diyecekler de

Sevgime hürmet susuyorlar

Yok, aynı ben içimdeki

Biraz hır gür, biraz şamata

Şehirde bunlar karıştı kanıma

Nasıl oldu anlamadım

Kelebek edasıyla uçacaktım da

Sıkışıklığı hesaba katmamışım

Neyleyim böyle şehri

Şehir beni neylesin

Giderken bakmadım arkama

Yine de söylendim.

Dedim ki kimine şifasın, kimine zehir

Ey şehir...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?