Günümüzde sosyal medyanın elimiz ayağımız olduğu bir çağda yaşıyoruz. Bizden kilometrelerce uzakta olan insanların hayatlarına dair bilgileri tek bir tuşa basarak bulabiliyoruz. Korkularımızı ve isteklerimizi bu platformlarda dile getiriyoruz. İstemediğimiz olaylar için anında bir linç kampanyası başlatabiliyoruz. Peki sizce bu ne kadar doğru? Geçenlerde bir tweet’e rastladım şöyle diyordu; Hukuk sosyal medyanın etkileşimine göre şekil almamalı. Sizce bu doğru mu?
Nerdeyse her gün olan bir dava üzerinden sosyal platformlardan bir destek oluşturmaya çalışıyoruz. İnsanlar artık kendilerini taciz eden ve ya tehdit eden insanları şikayet etmeden önce yaşadıklarını bu platformlara yazıp insanların önden bilmelerini sağlıyor eğer bir şey yapılmazsa ve ya başına bir şey gelirse bu unutulmasın insanlar bilsin ve yardımcı olsun diye işlerini sağlama almak istiyorlar.
Sosyal medyanın günümüzde büyük bir rol oynadığını düşünüyorum. Sesleri olmayan insanların sesi olma konusunda ve onlara yardım edebilme konusunda inanılmaz bir gücü var. Ve evet bence hukuk belki de biraz olsun sosyal medyaya göre şekil almalı çünkü öyle olsaydı şu zamana kadar serbest kalan bir sürü suçlu belki tutuklanır ve cezalarını çekerdi ve ya İstanbul sözleşmesi feshedilmezdi, kimin kimi sevmesine izni olmasından daha çok kimin yaşaması gerektiğiyle ilgilenirdi. Kendi vicdanı olmayan kişiler belki de sosyal medyayı dinleyip toplumun vicdanına göre karar almalıydılar.
Her gün birden fazla kişiye destek olmaya çalışıyoruz farkında mısınız? Her gün yüreğimizi ağzımıza getiren korkunç haberler okuyoruz ve her gün ne yazık ki bunların sayısı artıyor. Kim bilir bilmediğimiz görmediğimiz daha ne oluyordur. Yaşananlara sessiz kalırsak zaten artan bu sayılar daha da artacaktır. Sessiz kalırsak yarın bizimde başımıza gelecek ve kimse bizim için bir şey yapmayacaktır. Sosyal medya sessiz kalmak istemeyenlerin platformudur, sosyal medya toplumun vicdanıdır.
