Ne tür bir enerjiyiz?

28-12-2021

 Ne tür bir enerjiyiz? 

Bir önceki yazımda her şeyin enerji, titreşim ve frekanslardan ibaret olduğunu yazmıştım. Bireyin gün boyu nasıl konuştuğu, düşündüğü, hissettiği ve ne yaptığı bireyin genel frekansını oluşturur. Şikâyet etme, önüne gelene negatif söylemlerde bulunup, kendince onu bunu hak ettiğini düşünme, acımasızca eleştiriler yapma, beddua etme. Vs gibi eylemlerin her birisi enerji alanımızda negatif değerli etki olarak tutulur. Gün gün böyle geçtikçe enerji daha da yoğunlaşır. Bi nevi kayıt mekanizması gibi düşünebilirsiniz. Hatta "aura" denilen (ölçülebilen) kaynağı "biz" olan enerji alanının ne kadar güçlü olup olmamasını ve hatta rengini de tuttuğunuz o enerjiler belirler. Tıpkı berrak bir suya çamur karışması gibi. Berrak suya atılan çamurların da bir süre sonra koku çıkardığını ve artık rahatsızlık verdiğini bilirsiniz.

Peki etrafta bunca olumsuzluk varken ne yapacağız?

Üzerinde durmamız gereken en önemli nokta, kendi iyilik halimize özen göstermek olacaktır. Kızdık mı? süreyi uzatmadan mümkün olduğunca çabuk, o duyguda kalmadan sakinleşmek önemli. Hangi negatif duygu olursa olsun, fazlaca kalmadan dengeye gelmek önemlidir.

Alkol, sigara gibi maddelerden mümkün olduğunca uzak durmamız da önemli, çünkü kullanımı sonrasında çekilen fotoğraflar (kirlian fotoğrafçılığı) aura alanımızda dengesizlikler oluşturduğunu gösteriyor.

Mümkün olduğunca doğada vakit geçirmek, yapamıyorsak da açık havada zaman geçirebilmek. Size keyif veren hobiler edinmek varsa günün gerginliğini atma konusunda birebirdir.

Evinizde adaçayı, defne yaprağı hatta gül gibi doğal bitkilerden tütsüler yapmak. Sevdiğiniz kokuları kullanmak da hoş hisler uyandırmakta etkilidir.

Mekanlarınızda negatif enerji olduğunu düşünüyorsanız ya da düşünmeyin fark etmez; bir bardağa (ya da şeffaf başka bir kap da olabilir. Ama sadece bu iş için kullanın başka amaçla kullanmamanız gerekiyor) bir tatlı kaşığı tuz ve bir çorba kaşığı beyaz sirke (sirke şart değil) koyup üzerini suyla doldurup mekânın köşe noktalarına bırakabilirsiniz. Birkaç gün gözlemleyin eğer, görünüşü bozuluyor, kristalleşiyor ise; suyu evin dışında bir yere döküp aynı işlemi yenileyin. Eğer aynı şekilde berrak kalıyorsa mekânın enerjisel olarak temiz olduğunu gösterir. İşlemi her bir oda için ayrı ayrı yapabilirsiniz.

Sabah kalktığınızda aynadan kendinize güzel sözler söyleyin ve cömert davranın bu konuda. Siz bu dünyayı deneyimlemeye geldiniz ve nasıl olacağını seçimleriniz belirler, hatırlayın. Ardından "bugün her alanda güzellikleri deneyimlemeyi seçiyorum. Benim auram güçlü ve bilgedir. Negatif her türlü enerjiye kapalıyım." diyin. Sonra bacaklarınızın başlangıcından, başınızın üzerine kadar sanki bir fermuar var da onu kapatıyormuşsunuz gibi kapama hareketi yapmak da hem enerji alanınıza, hem de zihninize "korunuyorum, negatife kapalıyım" bilgisini verecektir.

Bunların dışında Yaratıcı'ya dua etmek (bildiğiniz inandığınız duaları okumak veya içinizden geldiği gibi) ve olmuş gibi hemen ardından şükretmek. O zaman zihin "oldu" zannıyla direnç sağlayamaz. Bir şey için daha olmadan olmuş gibi şükretmek, olası dirençleri egale etmekte etkilidir. Ayrıca yatmadan hemen önce dua etmek de güzel bir alışkanlıktır.

Auramız; bizim koruyucu kalkanımız gibidir. Yukarıda anlattığımız yöntemleri mümkün olduğunca uygulamak, frekansınızı yüksek tutmaya yardımcı olacaktır. Yüksek frekansta olmak, yüksek frekanslı olay ve kişilerle bir arada olmak demektir.  Bir sonraki yazımda görüşmek üzere.

Sevgilerimle

Sevilay Ankay

E-Mail: [email protected]

İnstagram: @pozitifdonusum, @sevilayankay

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?