Neyi, neden yapıyoruz?
Yaptığımız her iş, oluş, konuşma, düşünce gibi eylemlerin ardında yatan sebepler vardır. Bu sebeplerin bazısını farkındayızdır. Yaşadıklarımızdan sonra aldığımız kararlar, yetiştirilme şekli, kültür, gelenek, eğitim gibi sebeplerle olsa da bir çoğu, bazılarına ise anlam veremeyiz bir türlü. "Nerden gelmiştir ki? Neden öyledir? Neden hep aynı şeyler olur? Suçluluk duygusunun sebebi nedir? Neden çok fazla fedakarlık yapmak zorunda gibi hisseder ki insan? Sevilmek için bir şeylerden vaz geçmek mi gerekir?"gibi. Sanki sevmek kolaydır da sevilmek için çok mu uğraşmak gerekir..?
Zaman zaman yaşadıklarınız veya iç sesiniz size bu ve buna benzer sorular sorar. Cevaplar arar, sonra her şeyi unutup, normal hayatınıza dönersiniz. Sonra bir gün yine benzer bir deneyim yaşar, yine düşünürken bulursunuz kendinizi. (Yine neden böyle oldu? Bunu hak edecek ne yaptım?..)
Negatif düşünce kalıplarını bilinç dışı denilen (bilinçaltı) alanda tutarız. (Spiritüalizmde blokaj yada negatif kök inanç da denir) Bazen o kadar eski ve etkili olurlar ki, orda olduklarını dahi farkında olmayabiliriz. "Bireysel inanç" da denilen bu duygu, düşünce kalıpları bizi biz yapan duyguları yönetirler. Örneğin değersizlik duygusu , bu duyguya sahip kimseler çok fazla fedakarlık yapma, pasif kalma, görünmeme gibi eğilimlere girmiş olabilirler. Çünkü bilinç altında bu duygu vardır ve bu duygu o bireyde bu tür davranışları yaratabilir. Sevilmek, değer görmek, onay alabilmek vs için fazla fazla uğraşlara girerken kendinizi bulmuş olabilirsiniz ve asıl sıkıntılı kısım ise bana göre; tüm bu uğraşlara rağmen gidişatın tam terine olmasıdır. Yani umduklarınızın bir türlü gerçekleşmemiş olmasıdır.
Bilim adamları 7 neslin birbirine aktarım yaptığını yapılan çalışmalarla gözlemlemişlerdir. Bu demektir ki; geçmiş atalarınızın yaşamış olduğu intihar, göç, kıtlık, değersizlik, yok gibi olma, suçluluk, sevgisizlik vs gibi bir çok duygulara ait durumları bugün sizler deneyimliyor olabilirsiniz. Bu tür negatif hislerinizin, yada yaşamınızdaki kısır döngülerin sebebini bilemiyorsanız; bilincinizin ne dediğine takılmadan, sizde var olup olmadığını anlamanın en kestirme yolu "kas testi"ni kullanmaktır. "Kas testi kırk yıldan uzun zaman önce Dr. Charles Goodhart tarafından oluşturulmuş bir yöntemdir. Dr. Goodhart bir kas veya kas grubunu ayırabileceğini ve o kas veya kas grubunun göreceli kuvvet veya zayıflığını test ederek vücudun sağlığı hakkında bilgi edinebileceğini bulmuştur" (alıntı). Diğer bir adı "Kinezyoloji" olan bu yöntemi ülkemizde ve özellikle yurt dışında kullanan çeşitli branşlarda uzmanlar bulunmaktadır. Çok detaylı ve köklü bir yöntem olmasına rağmen basitçe şöyle uygulayabilirsiniz. (En pratik ve kolay olanı ayakta yapılan kas testidir) Kişi ayaklarını omuz hizasında iki yana açar. Kendini serbest bırakır, gözlerini kapar ve duyabileceği bir tonda ilk olarak "evet" diyip bedeninin hareketini izler. Genellikle bu teste beden öne doğru esneyerek cevap verir. Sonra dengeye gelerek yine duyabileceği bir tonda "hayır" der. Burada da genellikle bedenin arkaya doğru esnemesi şeklinde cevap alınır. Kişi kendi evet-hayır yönünü öğrendiğinde artık diğer testleri yapmaya hazırdır. (ilk seferinde birkaç defa denemek, kendi ismini test etmek ve bedenin su dengesini sağlamış olmak önemli bir noktadır) "Kendimi seviyorum", "ben değerliyim, " x kişisine kızgınım", "fedakarlık yapmak zorundayım" gibi testleri de aynı şekilde ayakta ve gözler kapalı test edebilirsiniz. Örneğin, "fedakarlık yapmak zorundayım " diye test ettiniz ve bedeniniz öne doğru esneme yaptı. Bu durum, bu kaydın sizin bilinçaltınızda var olduğu anlamına gelir. "Kendimi seviyorum" diye test ettiniz ve bedeniniz arkaya doğru esnedi. Bu da kendimi seviyorum-hayır anlamına gelir (sevmiyorsunuz). İşte bu ve benzeri negatif kayıtların sizde olup olmadığını yukarıda anlattığım şekilde öğrenmeniz mümkün. Daha fazlası için bir uzmana başvurabilir, yardım alabilirsiniz. Sizler de deneyip kendinizle ilgili kayıtları öğrenebilir, sonuçları yada sorularınızı yorumlara yazabilirsiniz. Kendini keşif yolculuğu eğlenceli, mucizevi sonuçlara gebe ve macera doludur. Eğlenerek dönüşmenin yollarına bakmanız dileklerimle..
İyi eğlenceler..
Sevgilerimle
Sevilay Ankay
Email: [email protected]
İnstagram: @pozitifdonusum, @sevilayankay
