Balon demişken….
Geçmişte yaşanılan küçük bir anının yıllar sonra yüzümü gülümsetmesi…
Bir Balondan Fazlası: Küçük Mutlulukların Büyük Hikâyesi
Bir balon, ilk bakışta sadece renkli bir oyun aracı gibi görünür. Oysa bazen bir balon, çocukluğun neşesini, iyiliğin zarifliğini ve yaşamın sadeliğini taşıyan simgelere dönüşebilir. İşte Eskişehir’in Hamamyolu Caddesi ve Yediler Parkı’nda yaşanmış, hafızalarda yer etmiş bir anı, tam da bunu anlatıyor.
Yıllar önceydi, sıcak bir yaz günü, üniversite çıkışı arkadaşımla yürürken kalabalığın içinde balon satan bir amcaya rastladık. Elinde çubuğa bağlı rengârenk balonlar vardı. O an, nedenini bilmediğim bir şekilde amcanın elindeki tüm balonları satın almıştım. Belki amcaya yardımcı olmaktı amacım, belki sadece o an içimden öyle geldiği içindi. Bilemiyorum… Nihayetinde içimdeki çocuğa kulak verdim. Ardından, hiçbir neden göstermeden o balonların bir kısmını gökyüzüne bıraktık. Rüzgâra kapılıp süzülen balonlar, sadece göğe yükselmedi; içimizde bir yerlere de dokundu.
Kalan balonları ise yürüdüğümüz yol boyunca, karşımıza çıkan çocuklara dağıttık. Bir anda etraf kahkahalar, şaşkınlık ve mutlulukla doldu. Balonları taşıyan eller mahçup, utanıyordu belki ama yürekler gülüyordu. O gün, küçük bir jestin ne kadar büyük bir sevince dönüşebileceğini gördük.
Çocuklar, Balonlar ve Hatırlanacak Anılar
Çocuklar için bir balon, sadece bir oyuncak değil, neşe, hayal ve değerli hissetmenin bir sembolüdür. O küçük armağan, onların dünyasında büyük bir yer kaplar. O anlar, sadece onlar için değil, o iyiliği yapanlar için de unutulmaz olur.
Arkadaşımla bu yaz o eski anıyı yeniden canlandırma kararı aldık. Çünkü bazı anılar tekrar edilmeye değer. Belki yine bir balon gökyüzüne salınacak, belki bir çocuk daha mutlu olacak ve biz yine birlikte güleceğiz.
İçimizden Geldiği Gibi Yaşamak
Modern yaşam, insanları planlı, temkinli ve ölçülü yaşamaya zorluyor. Oysa bazen içimizden geldiği gibi davranmak, ânın güzelliğine kendimizi bırakmak gerekir. Evet, belki o an biraz utanırız; ama o utanma, yerini sonsuz bir tebessüme bırakır.
Hayat, sürekli sızlanmak için çok kısa. Ama küçük mutluluklarla zenginleşecek anlar yaratmak için hâlâ yeterince uzun. Güzellikleri doya doya yaşamak için hâlâ vaktimiz var. Bir balon bazen sadece balon değildir. Bazen çocukluğumuza, bazen hiç tanımadığımız bir yabancının gülüşüne, bazen de unutulmaz bir anıya dönüşür.
Not:
Bu yazı, bir dostun hatırlattığı kıymetli bir anıdan ilhamla kaleme alınmıştır. Belki siz de bir gün bir balon alır, bir anı başlatırsınız. Kim bilir?
